Almanya’da sınavları geçmenin son derece zor olduğunu duydum. Gerçekten öyle mi?

Doğrudur ben de duydum. Ama endişelenmenize ve isteğinizi kaybetmenize gerek yok. Aşağıda Almanya’da okuyan yabancı birkaç öğrencinin deneyimleri ve önerilerinden alıntılar paylaşıyorum.

“Alman eğitimi, Avrupa dışındaki diğer ülkelerden çok farklı. Bu nedenle, bir öğrenci için ilk zorluk, sistemi, sınav modelini, öğretim üyelerini anlamaya çalışmak ve sınav sırasında bir öğrenciden ne beklediklerini kavramak oluyor.

Bunu anlamanın en iyi yolu, olabildiğince çok etkileşimde bulunmak ve sormaktır. ( Anahtar sözcük bu etkileşim !!! ) Sorularınızı hocalara, koordinatörlere sormak için haftalık düzenlenen etkinlikler, oryantasyon, günlük geziler gibi fırsatları kullanmalısınız. 

Dersler daha çok kavramsal şekilde işlenir. Size konuların kavramlarını açıklarlar. Normalde profesörlerden senaryoları veya notları alırsınız, bu da ilgili sınav ve ilgili konu için fazlasıyla yeterlidir. Ancak, sınavda kavramları öğrenmeniz ve sadece doğrudan soruları cevaplamanız beklenmez. Size her zaman öğrendiğiniz kavramların uygulanması ile ilgili sorular sorulacaktır ve burası çoğu öğrencinin hazırlıksız olduğu yer. Sadece kavramı bilmek yeterli değildir. Soyut / pratik bir probleme uygulayabilmek için kavramları yeterince derinlemesine bilmeniz gerekir. Bazı sorular, bir çözüm bulmak için 3-5 bölümden oluşan birleşik kavramlar gerektirecektir.”

Başka bir öğrenci şöyle diyor;

“Alman üniversitelerindeki sınavlar ister yazılı ister sözlü olsun, önemli bir hazırlık süresi ve kavramsal anlayış gerektirir. Sorular çok doğrudan değildir ve her zaman kavramları ezberlemekten ziyade belirli bir probleme uygulamakla ilgilidir. 

Teknik terimleri anlamalı ve ayrıca bazı arka plan çalışmaları yapmalı ve derste çok ayrıntılı yapılmadıysa, ancak bir şekilde dersin parçası olarak bahsedildiyse, bunları araştırmalısınız. 

Dönem boyunca derslere katılmanız, alıştırmaları ve ödevleri (zorunlu olmasa bile) yapmanız ve Profesörlerden veya Öğretim Asistanlarından mümkün olduğunca anlamaya çalışmanız önemlidir. Ayrıca internette bununla ilgili daha fazla bilgi okuyabilir ve örneğin YouTube’daki ek derslere ve öğreticilere göz atabilirsiniz. Hazırlık sırasında hiçbir konuyu atlamamaya çalışın.

Sınav sırasında elbette bazı temel terimleri, denklemleri ve formülleri hatırlamanız bekleniyor. Bazı sınavlar “Cheat Sheet” kullanımına izin verir, bu durumda Cheat Sheet’i sınavdan önce hazırlamalı ve önceki örnek sınavları çözerken veya ödevleri yaparken buna başvurmaya çalışmalısınız. Bu şekilde, neyi hatırlamanız gerektiğini ve neyi hatırlamamanız gerektiğini tam olarak bilirsiniz. “

Aslında kendi üniversite deneyimlerim ve okuyan öğrencilerden dinlediklerimle basitçe uygulamanız gereken şeyleri aşağıda özetliyorum. Eğer disiplinli şekilde çalışır ve önerilere uyarsanız sınavlarda daha az zorlanacağınızı düşünüyorum.

birinci öneri , önceki yılların sınavlarını iyice çözmek ve anlamak önemlidir ( öğrenciler kendi aralarında böyle soru bankaları oluşturarak paylaşırlar aman hocalar duymasın ! ).Hoca tarafından özellikle belirtilmedikçe, hiçbir soru derslerde anlatılanların dışındakilerden gelmez. Mümkünse küçük bir çalışma grubu oluşturun. Bu, soruları çözme ve anlamada size hız kazandırır.

Dikkat edilmesi gereken ikinci şey, ne olursa olsun dersleri atlamamaktır. Derslerde hocaların uyarıları önemlidir. Zaten bazı programlar ve derslerde devam sıkı şekilde kontrol edilecektir. Ders kaçırmamaya dikkat edin.

Üçüncüsü , Özellikle Matematik konusunda özel dikkat edilmelidir.  Bunun nedeni, yukarıda da paylaştığım yorumdaki gibi, sadece kavramı bilmenin yeterli olmaması.  Üniversitelerin ilk yıllarında en yüksek başarısızlık oranları Matematik derslerinde yaşanıyormuş. Matematiği rakamlar ve işlemlerden ibaret sananlar için büyük sürpriz olacağı kesin.

Dördüncüsü , olumsuz insanların motivasyonunuzu düşürmesine izin vermeyin. Bu son derece önemli ve şaşırtıcı bir şekilde yaygın (özellikle Güney Asya ülkelerinden gelenler bu konuda mimli). Çinliler özellikle hırsları ve çok yoğun çabaları ile öne çıkıyorlar. Sizi korkutmalarına ve yıldırmalarına izin vermeyin ve etrafınızda genellikle sizi olumlu yönde motive edecek insanlar bulundurun.

Mesele şu ki, hepimiz uluslararası öğrenci olarak korkuyoruz. Ancak seçimlerinize güvenmeli ve kimsenin tavsiyelerini körü körüne takip etmemelisiniz. Tavsiye almayı seçerseniz, profesörler veya program koordinatörleri ve öğrenci birliklerindeki ( Asta ) üst sınıflar ile konuşmanızı öneririm. Sınıf arkadaşları, sizin gibi sınırlı deneyime sahip oldukları için doğru bir seçim olmayabilir.

Beşincisi , şeçiminizi iyi yapın. Almanya’da üç tür Üniversite vardır: Üniversiteler, Teknik Üniversiteler ve Uygulamalı Bilimler Üniversiteleri. Üçü arasındaki farkı anlayın ve iyi seçim yapın. İlk ikisi genellikle sonrakine kıyasla daha zor kabul edilir.

Ufak bir tüyo daha. Alman üniversitelerinde ‘transfer’ denen bir şey için test edilirsiniz: Size verilen ilkeleri ve bilgileri yeni bir probleme uygulayabiliyor musunuz? (Aslında sadece bunu yapabiliyorsanız bile yüksek not alma şansınız var. )

Sorularınız olursa bana recep[at]recepdayi.com.tr mail adresinden ve sayfanın altında bulunan sosyal medya hesaplarımdan ulaşabilirsiniz.

Bilgi paylaştıkça çoğalır. Lütfen paylaşın.

Share on Facebook

Tweet

Follow us

Save